4-5 Ağustos tarihlerinde mihalıççık gürleyik şelalesinde küçük bir etkinlik düzenledik 3 kişi olarak, kısaca etkinlikle ilgili olarak bazı detaylar vermek istiyorum.

4 Ağustos perşembe günü 16.00 gibi Eskişehir'den yola çıktık, Alpu üzerinden mihallıçıka vardık (85 km civarı) bura gıda temini için son nokta burayı kaçırmamaya çalışın çünkü biz kaçırdık :) mihalıcçık'dan sonra yol virajlı ancak yolun asfalt olması rahat bir yolculuk sağlıyor!!! Gürleyik'e doğru ilerledikçe rakım düşüyor ve Gürleyik'e varıyoruz (toplam 120 km) yol kenarında birçok araç park halinde duruyor ancak 20 m kadar ileride sağda küçük bir otopark alanı var ücretli olarak, biz yol kenarında parketmeyi tercih ettik, kamp yapmak isteyenler şelaleye doğru biraz daha yaklaşıp park edebilecekleri bir alan var fakat yüksek bir eğim olduğu ve aracımızın yere yakın olması sebebiyle tercih etmedik. Bu arada şelaleye giriş ücretli kişi başı 2,5 tl tabi kamp kuracaksanız ekstra ücreti varmış 5 tl resmi yazılarıda mevcut ücretlendirme için. İçeriye doğru girdiğinizde tam bir mesire alanı olarak hizmet ettiğini görebiliyoruz ortamın, etrafımız piknikcilerle dolu. Girişte içme suyu mevcut şişe götürüp burada doldurabilirsiniz ayrıca içeride ateş yakmak yasak olduğu için yine bu çeşmenin yanında yemeğinizi hazırlayabiliyorsunuz, ateş yakmayı tercih etmeyenler için kiralık tüplü mangallar mevcut yine çeşmenin yanında 5tl gibi bir ücreti vardı sanırım. İçeride sağda tuvaletler mevcut, bu tuvaletlerin önünden geçip akarsuyun yanından patikadan kamp alanlarına doğru ilerliyoruz, burada 2 adet kamp kurabileceğiniz alan mevcut ikiside şelalenin sonunda sayılır zaten daha ileriye gitmek mümkün değil patika bu alanlarda son buluyor, biz geniş olan alanda kampımızı kurduk hafif eğimli bir alan ancak 2 kişilik 6 çadır sığdırılabilir diğer kamp alanıda küçük bir yokuşun üstünde orada en fazla 3 çadır alabilecek kapasitede, bu iki alanda da ateş yakıldığının izleri mevcut zaten zemin toprak olması sebebiyle uygunda bir yer olduğu söylenebilir. Hemen karşımızda şelalenin görüntüsü çok keyif vericiydi, tabi gece olunca bu sesde nasıl uyuyacağımızıda kara kara düşünmeye başladık. Saat 19.40 civarı çadırlarımızı kurmuş ve arkadaşlarım suya girmek için hazırdı ve yolun hararetinden kurtulmak için suya girdiler. Ardından yemek faslı muhabbet derken uyku moduna geçtik bu arada bizden başka kamp yapanada rastlamadık hafta içi olduğundan olsa gerek. Gündüz vakti piknikçilerin istilasına uğrayacağımızı tahmin ederek erken saatte suya girmeye karar verdik ve öyle yaptık öğlen 13.00 gibi artık insanlar doluşmaya başlamıştı bu saatten sonra çok keyif alamayacağımız için bizde biraz yüzme biraz güneşlenme derken hazırlanıp çıktık 16.00 civarı, yolda oldukça güçlü sağnak yağmur ve dolu yağışı bizi yavaşlatasa da 19.00 civarı Eskişehir'e dönüş yaptık.

Not: Her zaman söylediğim şeyi burada da yaşamaktan ötürü bir kamp alanından daha soğudum, her doğa güzelliğine gidecek asfalt yolların yapılması bu doğa güzelliğinin maalesef sonu oluyor, piknikçilerden gına geldik artık çekirge sürüsü gibi hareket edip doğal alanları kurutuyorlar etraf çöp doluydu, ağaçlara bağlı battal boy çöp poşetleri olmasına rağmen. Tabi bununla bitmiyor sürekli tehlike yaratan hareketleri çevrede kendi halinde keyif süren insanları soğutuyor, şelalenin çevresinde kayaların üzerinden koşmaları, kimisinin kayıp düşmesi, afedersiniz ama suya işeyenler bile oluyor kısaca bunlar beni buradan soğuttu diyebilirim bir daha gidermiyim emin değilim. Son olarak Eskişehir'den şelaleye en yakın gidebileceğiniz nokta mihallıçık sonra yaklaşık 35 Km oralardan biriyle anlaşıp size ücreti karşılığında götürmesini isteyebilirsiniz, Ankara'dan ise nallıhan'a kadar gidebilirsiniz şelaleye ise 15 Km civarıydı sanırım.
Fotoğraflar SİNAN GÜLTEPE tarafından çekildi.
Açıklamalarınız için teşekkür ederim.Temmuz ayında inşallah bir aksilik olmazsa proğram yapacağım.İlyas OKAN
YanıtlaSil